Galatasaray, Fenerbahçe ile oynadığı Süper Kupa maçını,penaltılarla 3-2 kaybetti.

Hava sıcak ve nemli,saha zemini bozuk,taraftarlar görevini yapamadı.Teknik oyuncular Selçuk,Melo ve Yekta penaltı özürlü oldular.

Golcü Burak Yılmaz, ileride top tutamadığı gibi, aldığı bütün topları iyi kullanamadı.Buna rağmen,Selçuk ve Olcan aldıkları her topu Burak Yılmaz'a attılar.Net gol pozisyonu bulunmayan Galatasaray, rakibi Fenerbahçe'nin golleri kaçırmasıyla fark yemekten kurtuldu.Kalede Muslera devleşmeseydi, hezimet büyük olacaktı.

Galatasaray'ın; Stopere ihtiyacı yok, sadece iyi bir forvete ihtiyacı var.Ambramat gibi futbolcusunu kaybetmek üzere.Bu maçta onu çok aradık.

Galatasaray'ın en büyük sorunu, geçen sene Selçuk&Burak ikilisinin birbirlerine oynamasından dolayı takım oyunu oynayamıyorlardı.Şimdi bunlara Olcan da katıldı.Özellikle kankaları Burak Yılmaz sevdaları nedeniyle, bomboş durumdaki Bruma'ya pas atmadılar.

Bu sene kontratlarında iyileşme yapılan ve Türkiye standartlarının üzerinde para alan Selçuk ve Burak maalesef sahada en çok hata yapan oyunculardı.Takım içersinde Liderlik görevlerini yapamadılar.

Galatasaray'da, kalede Muslera, stoperde Chedjou dışında iyi oynayan futbolcu yoktu. Nitekim maçın adamı Muslera seçildi.

Geçen seneyi mumla aratan Yıldız futbolcular nedeniyle sıradan bir takım gibi bile oynayamayan Galatasaray, bu sene bırakın Şampiyon olmayı,ilk dört sırada bile zor yer alır.

Maç'ın en önemli olayı, Fenerbahçe kalecisi Volkan'ın; Melo'nun penaltı kaçırmasından sonra,üstüne gidip hareket yapmasıydı.Ayrıca penaltı atışları sırasındaki hareketleri ise kaleci Volkan'ı basitleştirdi.Başarı için her şey mübah anlayışı ile, taraftarların kendisine gösterdiği olumsuz tepkiyi ateşledi.Maç sonundaki demeci ile kalitesizliğini tavan yaptırdı.''BELEDİYE KÖPEKLERİ ZEHİRLESİN, YOKSA İŞ BANA KALACAK, CEZA ALACAĞIM DİYE KORKUYORUM.'' Melo'ya yaptığı bu gönderme,kendi taraftarlarına şirin gözükmeye çalışırken, insan kalitesinden ne kadar yoksun olduğunu, hayvanlara yaptığı saygısızlığından belli oldu.Türk futbol'unu zehirleyen ve taraftarları tribünlerden uzaklaştıran bu tür futbolcular Türk Futbol'unu geriye götürmekten başka bir işe yaramazlar.Hakem'in kaleci Volkan'a kırmızı kart göstermemesi, taraftarlarının kendisini kahraman ilan etmesi, Federasyon'un böyle futbolculara ceza vermemesi, bu tür davranışları tetikleyecektir.Aynı şeyleri Avrupa kupalarında yapamayan futbolcular,maalesef Türkiye Liglerinde yapmaktadırlar.

İngiltere Ligi'nin Dünyada en çok izlenen Lig olmasının nedeni; Lig'lerinin değerini koruma çabalarıdır.

Kupa seremonisine terlikle çıkan Burak,Olcan,Hakan Balta ve Bruma saygısızca ve Galatasaray geleneklerine aykırı davranışta bulunarak camialarına ihanet etmişlerdir.

Demirören'in kupayı Fenerbahçeli futbolculara neşe içerisinde vermesi, eli sıkılmayacak TFF Başkanı olmayı, ne kadar hakettiğini gösterdi. 

Pasolig uygulamasına dahil olmayan Fenerbahçe; kombinelerini satmaya devam ederek yasalara saygısızlığını göstermiş ve haksız rekabete devam etmiştir.Buna rağmen TFF Başka'nından ses seda çıkmamaktadır.Bu nasıl bir anlayıştır ki, kendi ülkesinin futbol'unu yöneten Federasyon'u ve Yasaları tanımamak.Buna rağmen Melo'nun TFF Başkanının elini sıkmadığı haberleri ön plana çıkmaya devam etmektedir.

 Futbol'una siyasetin karışmasından dolayı, her sene geri giden Türk Futbol'u, kalitesizliği nedeniyle taraftarları tribünlerden uzaklaştırmıştır.

Yılın ilk derbisinde, Şampiyonluğun en büyük adayları arasındaki iki takımın oynadığı futbol, taraftarlara maalesef UMUT VERMEMİŞTİR.