-Kulüpler Birliği; Yabancı Futbolcu Kısıtlaması kararını 6+2 olarak,13 kulübün noter tasdikli imzası ile almıştı. Geçen sene FENERBAHÇE, bu sene ondan nöbeti devralan BEŞİKTAŞ mensubu bulunduğu Kulüpler Birliğinin çoğunluk kararına uymayarak,5+3 olmasını istedi.TFF Başkanı SOMA olayları sırasında kuralı 5+3 olarak kabul ettiklerini beyan etti.Bu karar neticesi çoğunluğun isteği ve kararına uyulmadığı için, Kulüpler Birliği Başkanı İlhan Cavcav görevinden istifa etti.
-Yabancı Futbolcu kısıtlaması; ellerinde yüksek sayıda yabancı futbolcusu olan kulüpleri ekonomik olarak zor durumda bıraktı. Yabancı oyuncuların ellerini kuvvetlendirdi.Sözleşme bitimine kadar olan alacaklarını almadan,sözleşme feshine yaklaşmadılar.Geçen sene 6+0+4 kuralı nedeniyle tribünde oturan yabancı futbolculara 25 Milyon EURO ödeyen Kulüpler, Bu sene de aynı bedeli ödemek zorunda bırakıldılar.
-Avrupa'da yarışacak olan Kulüplerimiz, Yabancı Futbolcu Kısıtlaması nedeniyle, kendi liginde kontenjana takılıp, oynatamadıkları futbolcuları ile AVRUPA KUPALARINDA yarışmaya mecbur bırakıldılar.Zaten düşük olan Ülke Futbolu puanımızın daha da düşürülmesi tehlikesi doğdu.Sanki bu ülkenin Federasyon Başkanı değil, rakip Ülke Federasyon Başkanı gibi, Türk Futbol'unun ayağına kurşun sıkıldı.
-Yabancı Futbolcu sayısının azaltılmasının nedenini TFF Başkanı Demirören şöyle açıklamıştı.Kulüplerimizin Finansal Fair-Play şartlarına uymalarını sağlamak, Ulusal Milli Takımımıza futbolcu yetişmesine imkan tanımak için, Yabancı Futbolcu Kısıtlaması kararı aldık.Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.Bu karar yüzünden iki senede 50 milyon EURO sokağa atıldı.Ligimizde oynayan yerli futbolculara da, sizler yeterli değilsiniz diye mesaj verildi.
-Eğer Ulusal Milli Takımımızın başına, Siyasilerin baskısı ile Abdullah Avcı getirilmeyip, Mustafa Denizli veya Fatih terim getirilebilseydi, Ulusal Milli Takımımız bu yerli oyuncularımızla, pekala başarılı olabilirlerdi. Kendi hatalarını, Yabancı Futbolcu kısıtlaması ile örtmeye çalışmaları, sadece kılıf uydurmaktır. Siyasetin, yabancı Futbolcuya karşı olduğunu beyan etmesiyle, Yabancı oyuncu kısıtlamasının başladığını sağır sultan bile biliyor. Çünkü halen daha GALATASARAY'ın AB Statüsündeki yabancı futbolcuların, Yabancı kısıtlamasına dahil edilmemesi için açtığı dava ile ilgili, Mahkeme'nin AB Bakanlığına sorduğu görüş, aradan bir yıl geçmesine rağmen, Mahkemeye bildirilmedi.
-Siyasetin Türk Futbolunu DİZAYN ETME iştahı, yayın haklarına sahip kurumların Devlet elinde olması, Hükümete karşı protestolarda bulunan taraftarların, mensubu bulunduğu Kulüplere hemen büyük cezaların tebliğ edilerek kendilerine BİAT ETMELERİNİN istenmesi, maalesef acı gerçeklerimizdir. Kanunen ÖZERK OLAN Türk Futbol Federasyonu, Siyaset ne derse onu yapmakta ve kendi kuruluşunun özerkliğine ihanet etmektedir.
-Son olarak, P.T.T. Birinci Ligi Play-Of Finalinde, SAMSUNSPOR taraftarlarının stadyuma alınmama haksızlığı, TFF'nin ADİL OLMADIĞINI gösteren kararlardan biriydi.SAMSUNSPOR taraftarlarının kötü tezahürat cezası almasını bahane ederek, en önemli final maçını izleme hakları ellerinden alındı.Halbuki ceza yönetmeliği, sahasında oynayacağı bir sonraki maçı seyircisiz oynar diye belirlenmiş.
-Bu kararı alan TFF'nin Başkanı Demirören; sezon başında oynanacak SÜPER KUPA FİNALİNDE, FENERBAHÇE Taraftarlarının maça gelebileceğini söylemiştir.Halbuki FENERBAHÇE son maçından ve bir önceki maçından dolayı toplam üç maç seyircisiz oynama cezası almıştı.
-Kurallar FENERBAHÇE'YE ayrı, SAMSUNSPOR'a ayrımı yazıldı.İşte TFF'nin bu sene Türk Futboluna yaşattığı ve kimsenin itiraz edemeyeceği HAKSIZLIKLARI ve HUKUKSUZLUKLARI özetledim.
-Bu TFF ve SİYASET; Türk Futbol'una karıştığı ve yönettiği sürece, ne Ulusal Milli Takımlarımız, ne de Avrupada yarışacak olan Takımlarımız başarılı olamazlar. Futbol Ülkesi olmayan takımların altında dördüncü torbalara düşme tehlikemiz vardır.
-Bu senaryonun bir tek sebebi vardır.SİYASET; Türkiye'de Futbol'u tamamen bitirmek istemektedir.Çünkü FUTBOL'u SEVMİYORLAR.
-Yabancı Futbolcu kısıtlaması; ellerinde yüksek sayıda yabancı futbolcusu olan kulüpleri ekonomik olarak zor durumda bıraktı. Yabancı oyuncuların ellerini kuvvetlendirdi.Sözleşme bitimine kadar olan alacaklarını almadan,sözleşme feshine yaklaşmadılar.Geçen sene 6+0+4 kuralı nedeniyle tribünde oturan yabancı futbolculara 25 Milyon EURO ödeyen Kulüpler, Bu sene de aynı bedeli ödemek zorunda bırakıldılar.
-Avrupa'da yarışacak olan Kulüplerimiz, Yabancı Futbolcu Kısıtlaması nedeniyle, kendi liginde kontenjana takılıp, oynatamadıkları futbolcuları ile AVRUPA KUPALARINDA yarışmaya mecbur bırakıldılar.Zaten düşük olan Ülke Futbolu puanımızın daha da düşürülmesi tehlikesi doğdu.Sanki bu ülkenin Federasyon Başkanı değil, rakip Ülke Federasyon Başkanı gibi, Türk Futbol'unun ayağına kurşun sıkıldı.
-Yabancı Futbolcu sayısının azaltılmasının nedenini TFF Başkanı Demirören şöyle açıklamıştı.Kulüplerimizin Finansal Fair-Play şartlarına uymalarını sağlamak, Ulusal Milli Takımımıza futbolcu yetişmesine imkan tanımak için, Yabancı Futbolcu Kısıtlaması kararı aldık.Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.Bu karar yüzünden iki senede 50 milyon EURO sokağa atıldı.Ligimizde oynayan yerli futbolculara da, sizler yeterli değilsiniz diye mesaj verildi.
-Eğer Ulusal Milli Takımımızın başına, Siyasilerin baskısı ile Abdullah Avcı getirilmeyip, Mustafa Denizli veya Fatih terim getirilebilseydi, Ulusal Milli Takımımız bu yerli oyuncularımızla, pekala başarılı olabilirlerdi. Kendi hatalarını, Yabancı Futbolcu kısıtlaması ile örtmeye çalışmaları, sadece kılıf uydurmaktır. Siyasetin, yabancı Futbolcuya karşı olduğunu beyan etmesiyle, Yabancı oyuncu kısıtlamasının başladığını sağır sultan bile biliyor. Çünkü halen daha GALATASARAY'ın AB Statüsündeki yabancı futbolcuların, Yabancı kısıtlamasına dahil edilmemesi için açtığı dava ile ilgili, Mahkeme'nin AB Bakanlığına sorduğu görüş, aradan bir yıl geçmesine rağmen, Mahkemeye bildirilmedi.
-Siyasetin Türk Futbolunu DİZAYN ETME iştahı, yayın haklarına sahip kurumların Devlet elinde olması, Hükümete karşı protestolarda bulunan taraftarların, mensubu bulunduğu Kulüplere hemen büyük cezaların tebliğ edilerek kendilerine BİAT ETMELERİNİN istenmesi, maalesef acı gerçeklerimizdir. Kanunen ÖZERK OLAN Türk Futbol Federasyonu, Siyaset ne derse onu yapmakta ve kendi kuruluşunun özerkliğine ihanet etmektedir.
-Son olarak, P.T.T. Birinci Ligi Play-Of Finalinde, SAMSUNSPOR taraftarlarının stadyuma alınmama haksızlığı, TFF'nin ADİL OLMADIĞINI gösteren kararlardan biriydi.SAMSUNSPOR taraftarlarının kötü tezahürat cezası almasını bahane ederek, en önemli final maçını izleme hakları ellerinden alındı.Halbuki ceza yönetmeliği, sahasında oynayacağı bir sonraki maçı seyircisiz oynar diye belirlenmiş.
-Bu kararı alan TFF'nin Başkanı Demirören; sezon başında oynanacak SÜPER KUPA FİNALİNDE, FENERBAHÇE Taraftarlarının maça gelebileceğini söylemiştir.Halbuki FENERBAHÇE son maçından ve bir önceki maçından dolayı toplam üç maç seyircisiz oynama cezası almıştı.
-Kurallar FENERBAHÇE'YE ayrı, SAMSUNSPOR'a ayrımı yazıldı.İşte TFF'nin bu sene Türk Futboluna yaşattığı ve kimsenin itiraz edemeyeceği HAKSIZLIKLARI ve HUKUKSUZLUKLARI özetledim.
-Bu TFF ve SİYASET; Türk Futbol'una karıştığı ve yönettiği sürece, ne Ulusal Milli Takımlarımız, ne de Avrupada yarışacak olan Takımlarımız başarılı olamazlar. Futbol Ülkesi olmayan takımların altında dördüncü torbalara düşme tehlikemiz vardır.
-Bu senaryonun bir tek sebebi vardır.SİYASET; Türkiye'de Futbol'u tamamen bitirmek istemektedir.Çünkü FUTBOL'u SEVMİYORLAR.
Yorum Gönder