Galatasaray Ziraat Türkiye Kupası maçında, Akhisarspor ile 1-1 berabere kalarak yarı finale kaldı.

Galatasaray'ın yarı finale kalmasını her iki maçta da, kendi kalesine gol atan Dauglao sağladı.

İlk yarıda Galatasaray daha çok pas yapan ve pozisyon bulan takımdı.

Özellikle Umut Bulut ve Sneijder'in kaçırdığı iki pozisyon inanılır gibi değildi.

Bu ikili ikinci yarıda da mutlak iki pozisyonu gol'e çeviremedi.

İkinci yarıya  gol ile başlayan Akhisarspor, maça ağırlığını koydu.

Galatasaray'ı zor duruma düşüren yine kendi oyuncularıydı.

Özellikle, Yasin, Olcan ve Umut Bulut kendilerine verilen her topu olumsuz kullanıp hem atakları, hemde top'u öldürdüler.

Bu beceriksiz ve futbol aklından yoksun oyuncuların bile, Galatasaray kadrosunda, alternatifi yok.

Ah Hamza Hoca ah.Sezon başı rekabet yaratacak kadroyu kuramayınca, ''koyunun olmadığı yerde, keçiler Abdurrahman Çelebi oldu''

Galatasaray'lı futbolcular bu akşam ki maçta, Teknik Direktörlerinin oyuncu değiştirme inisiyatifini de engellediler.

Önce Bilal, sonra Sabri sakatlanıp oyundan çıktılar.

Olcan'ın Sneijder'e normal atması gereken pas yerine, şut atar gibi pas atmasından dolayı seken top, Galatasaray'ın kalesinde gol pozisyonu yaratmasına neden oldu, oluşan karambolde,  Hakan Balta, Sabrinin  üstüne düştü ve arkadaşını sakatladı.

Galatasaray'da tek istikrarlı duruş;

Teknik Direktör Orhan Atik Hoca'nın, 2010 yılında A2 takımı hocası olarak göreve başlayıp, altı sene sonra,bu akşamki maçta, A takım hocalığına yükselmesiydi.

Alt Yapıdan futbolcu gelmedi ama, en azından bir Hoca kazandık.

Galatasaray'ın en değerli oyuncularından Sneijder, Podolski ve Muslera maalesef bu maçta çok kötüydüler.

Harry Kewel'ın bu gün yaptığı açıklamalarının ne kadar doğru olduğunu, bu akşam ki maçta da gördük.

Kewel ; biz idman bitiminde ekstra çalışırken, Türk oyuncular bize kızıyordu.

Sizin yüzünüzden biz de fazla çaılşmak zorunda kalıyoruz diyorlardı demiş.

Maalesef Türk oyuncular fazla çalışmayı sevmiyorlar.Kendilerini idmanlarda çok çalıştıran Hocaları acilen gönderiyorlar.

Futbolcuya dayalı düzene uyan Hocalar ise, yumuşak çalışmaların karşılığında, başarısız saha sonuçlarıyla işlerini kaybediyorlar.

Geçen sene Prandelli'nin idmanlarından başta Selçuk, Burak olmak üzere yerliler şikayetçiydi.

Fakat, Prandelli'nin sezon başı sıkı çalışmalarının karşılığını, Hamza Hoca ile şampiyon olarak yaşadılar.

Şampiyon olunca Hocalarını kafaya alıp bu sene yattılar.Fakat saha içi başarısızlıklar bu sefer Hamza Hocanın başını yedi.

Yani her halükarda futbolcu kulüpte kalıyor.Ya Başkan, ya da Hoca gidiyor.

Galatasaray'da Hocalar gitti.Sıra Başkan ve Yönetime geldi.

Futbolcu kadın gibidir.''Ya vezir eder, ya da rezil''.

Bu nedenle önümüzdeki senenin hazırlıklarına hemen başlamalı, dört senede üç şampiyonluk yaşamış, yerli yabancı tüm futbolcular ve Olcan, Umut, Yasin derhal satılarak bahar temizliği yapılmalıdır.

UEFA'dan bu gün gelen güzel haber, bu değişim için fırsat olarak kullanılmalıdır. Her şer'den bir hayır çıkarmasını bilmek gerekir.

Galatasaray'lı futbolcular; Bu sene UEFA Kupasına katılma hakkını kazanamazlar ise, kendilerine bir yıl daha ekstradan ceza vermiş olacaklar.

Vurdum duymaz, hedefsiz, tembel ve beceriksiz futbolculara duyurulur.