Fikret Orman, kendisine yöneltilen sorulara şu yanıtları verdi;

-Stadın tamamlanması için en son ve en net tarihi nedir?

Bizim bütün planımız Ağustos sonu, 30 Ağustos Zafer bayramını açmak. Bütün organizasyonlarımızda onun üzerine hareket ediyor. Zor bir süreç. Mart'ın başındayız. 6 ay gibi bir süre var. Ama şehrin bu göbeğinde günde 250 bin aracın geçtiği yerde inşaat yapıyoruz. Alan itibariyle çok kısıtlı bir alanda inşaat yapıyoruz. Ama ben ve arkadaşlarım elimizden geldiği kadar bu işi yapmaya gayret ediyoruz. Tahmin ediyorum yetiştireceğiz. Bu ayın sonundan itibaren artık stadyumun bir kısmı dışarıdan gözükmeye başlar. Şimdi üç tarafla beraber inşaat hareketlenmiş olur. Yaklaşık olarak şu anda 2 tane kule vinç var. Bu ayın sonundan itibaren burada 5 tane kule vinç olur. Yaklaşık olarak 700-800 çalışana çıkacağız. Nisan ayından sonra insanlarda hakikaten bitiyor gibi düşünmeye başlarlar. -Başakşehir stadında oynama gibi bir fikriniz var mı? Baktığınız zaman lokasyon olarak Başakşehir'de uzak. Böyle bir düşünceniz var mı?

Çok zorlanıyoruz Olimpiyat stadında. Bir tribünü kapalı. Öbür tribüne sadece rakip takımın seyircisi alınıyor. 10-12.000 kişilik statta 200-300 kişi oluyor bir tribün tarafında. Biz iki tribüne sığdığımız zaman futbol ambiyansını sağlayamıyoruz. Bu haftaki Eskişehir maçından sonra Beşiktaş'ın yükselen bir trende gireceğini düşünüyorum. Ondan sonra havanında iyileşmesiyle daha dolu olacak ama şu anda Olimpiyat stadında oynamaya devam edeceğiz gibi gözüküyor. -İnşaat tamamlandığında dünya standartlarında bir tesis olacak. Beşiktaş'ın şöyle bir imajı var. Halkın takımı. Bu statla birlikte o halkın takımı imajı biraz değişecek mi? Beşiktaş artık zenginler kulübü mü olacak. Taraftar profili de değişecek mi statla birlikte?

Öyle bir değişim olmayacaktır. Yüzde 100 taraftar profillerinde değişiklikler olacaktır ama burada Beşiktaş semtinde takımı, semtin ortasında bir stat yapıyoruz. Bu stadı kendi imkanlarımızla yapıyoruz. Türk spor tarihinde bir rakibimiz hariç Fenerbahçe hariç bir tek biz kendi imkanlarımızla bir stat yapıyoruz. Şu ana kadar da 1 lira devlet katkısı almadan yapıyoruz. Stat bittiği zaman Beşiktaş halkın takımı olmaya devam edecektir. Halkın takımı olmak bindiğiniz arabanın markasıyla değişmez. Sizin o halkla bütün olmanız, bütünleşmeniz, mütevazi olmanız, hiçbir kompleks içinde olmamanızla alakalı bir şey. Bizde onu temsil ettiğimizi düşünüyoruz. O yönde de ilerleyeceğiz. O bizim kültürümüz zaten. Hayata bakış açımız, duruşumuz o. -Kasımpaşa kulübü ödemelerin geciktiği gerekçesiyle tek taraflı olarak stat sözleşmesini feshetti. Gerçek sebebi bu muydu? Tekrar edilen olaylı maç sonrasında ipler daha da mı gerildi? Gerçek sebebi neydi?

Ben sonucuna bakıyorum. Sonucunda Kasımpaşa spor kulübü ile bir anlaşmamız vardı. Galiba iki tane ödememizin bir tanesi bir gün sonra ödenmiş, biriside üç gün sonra ödenmiş. Bunun sebep olma ihtimali yüzde sıfır. Herhalde o maçın ertelenmesiyle alakalı bir şey. Canları sağ olsun. Beşiktaş, Kasımpaşa stadında oynamasa ne kaybeder? Bizim için fark etmez. Biz dünyanın neresine gidelim, oynadığımız zaman bizim taraftarımız gelir. Şu anda biz maçlarımızı Almanya'da oynuyoruz desek 40 bin kişiye oynarız. Beşiktaş büyük bir camia. Sözleşmenin iptal edilmesi çok önemli değil bizim açımızdan. -Cenk Tosun transferi dolayısıyla G. Antep Başkanı İbrahim Kızıl ile ipler biraz gerildi. Hoş olmayan diyaloglar yaşandı karşılıklı olarak. Siz yasal bir süreç başlattınız mı? Karşı taraftan böyle bir hamle geldi mi yaşananlar sonrasında?

Hoş olmayan diyaloglar karşılıklı yaşanmadı. Hoş olmayan bir diyalog yaşandı bize karşı. Biz de Beşiktaş üslubu ile cevap verdik. G. Antepspor bir şehrin takımı. Bir çok taraftarı var. Ben onları rencide edecek bir şey söylemek istemediğimi de ifade ettim. Kendi üslubumuzla bir nebze cevap verdik. Yasal süreci de başlattık. Kimsenin haddine değildir, Beşiktaş başkanı hakkında konuşmak. Hele haksız yere konuşmak. Beşiktaş her şeyi kanunlara ve kurallara uygun olarak yaptı. Bütün spor kamuoyu da biliyor. O transferde de onların olurunu alarak, elimizde yazılı imzalı kağıtlar olarak yaptık. Oyuncumuz orada oynuyor. Yapılacak bir şey yok. Ama biz hukuken cevabımızı vereceğiz. -G.Antep ile Beşiktaş arasında futbolcu transferi için artık kapılar kapandı mı yoksa bundan sonra da devam edecek mi?

Beşiktaş, kulüplerde, şahıslarla olan diyaloglar önemli değildir. Kurumlar arası diyalog önemlidir. Beşiktaş futbol kulübünden, G.Antepspor oyuncu almak isterse, şartlar ve maddi şartlar uygunsa veririz. Uygunsa alırız. Düşmanca bir tavrın içine girmeyiz. Bizler burada yöneten kişiler bugün varız. Bende yarın Beşiktaş başkanlığından ayrılabilirim. Ama kurum itibariyle Beşiktaş ile Antep'in ilişkileri devam edecektir. Yönetimin içindeki muhalif isimlerin arasında yükselen bir ses var. Erken seçime gidilmesi yönünde konuşulan şeyler olduğu söyleniyor. Siz bu söylenenlerle, iddialarla ilgili ne söylemek istersiniz?

Öyle sunulmak istenen şeyler var maalesef ki Beşiktaş'ta, Beşiktaşlıların düşmana da çok fazla ihtiyacı yok. Kendi içinde çok fazla derecede böyle sabote edenler var. Devamlı olarak Ahmet abi ile alakalı, Ahmet Nur Çebi ile alakalı böyle bir şeyler gündeme getiriliyor ama en kolay ve en rahat çalıştığım yöneticidir. Benim hem 2012'den bu yana kader ortağımdır. İkimiz bu kulüpte çok önemli günleri beraber geçirdik. Öyle bir sıkıntısal bir durumumuzda yok. Beşiktaş'ta seçim 2016 Mayıs ayındadır. Ondan önce seçime gidilebilmesinin tek yolu vardır. Benim istifa etmem. Benimde böyle bir niyetim yok. Kadınların dedikodu yaptığı gibi bizde maalesef birçok erkek var. Onlarda öyle biraz konuşuyorlar. Artık alıştım da yani. Gülüyorum. -Fernandes ve Almedia kalacak mı gidecek mi? Taraftarınızı mutlu edecek bir cevap verebilecek misiniz?

Almedia'nın kendisi ile bizzat konuştuk. Almedia, Türkiye'ye gelirken, bir seneliğine gelip daha sonra başka takıma transfer olma şeklinde geldi. O zamanları bize adapte değildi. Bize çok entegre olmamıştı. Şimdi acayip derecede entegre ve Beşiktaş camiası içerisinde birisi olduğunu hissediyor. Beşiktaşlılarda onu öyle hissetmeye başladılar. Sahada koymuş olduğu ter, mücadele bizim takdirimizi kazanıyor. Onunla sözleşmemizi uzatmak istiyoruz. Kendisine de bunu ifade ettik. O da kalmak istediğini ve Beşiktaş kulübünden başka bir yerde oynamak istemediğini ifade etti. Herhalde yakın bir zamanda sözleşmesini yenilemiş oluruz. M. Fernandes ile alakalı aynı durumda değiliz. Sezon başı yapmak istemiştik o da kalmak istediğini ifade etti. Fakat gelişen olaylar ve Beşiktaş'ın yapmış olduğu tekliflere her geçen seferinde daha yüksek tekliflerle gelmesi, Beşiktaş'ta kalmak istediği yönünde algılanmadı bizde. Ama Beşiktaş'ın şu anda ki kontratlı oyuncusu. Para kazanıyor buradan. Emeğinin karşılığını vermesini her seferinde bekliyoruz. Şu anda onunla kontrat yenilemek gibi bir niyetimiz yok. -Fernandes, Galatasaray ya da Fenerbahçe'ye gitmek isterse, böyle bir teklif gelirse izin verir mi Beşiktaş kulübü?

Bizim böyle bir izin verme durumumuz yok. Sezon sonu sözleşmesi bitiyor. Bizim iznimize tabii değil bu. İstediği yere gidebilir. İstediği yere de gider. Bizi de çok ilgilendirmiyor. İster Fenerbahçe'ye gitsin ister Galatasaray'a gitsin bizim açımızdan bizde olmayan oyuncunun nereye gittiğinle ben çok ilgilenmem. -Fernandes'in gece hayatı çok tartışılıyor. Fernandes ile birlikte yerli oyuncularda geçtiğimiz hafta gece eğlencesinde yakalandılar. Kulübün başkanı özellikle önemli oyuncuların, böyle gece hayatına önem vermesi ve sık dışarı çıkması sizi rahatsız ediyor mu? Performanslarını olumsuz etkilediğini düşünüyor musunuz?

Bunlar genç çocuklar. Çok iyi ücretler kazanıyorlar. Her birisi Türkiye standartlarında, dünya standartlarında çok iyi paralar alıyorlar. Spor yapıyorlar, çok sağlıklı vücutları var. Kanları kaynıyor bir anda. Onlarında gezmek, eğlenmek hakları. Yapmalılarda zaten. Hayat bir tek futbol oynamak değildir. İzinli oldukları gün tabi ki gezecekler. Ben gezmelerinde çok rahatsızlık duymuyorum. Hatta oyuncularıma da söylüyorum. Gezin deşarj olun. Sporcular vücutlarıyla para kazanıyorlar. Vücutlarıyla yaptıkları efor için para ödüyoruz. Onun için vücutlarına bakmak durumundalar. Maç akşamında yapmamaları lazım. Bir gün sonra maç varsa gezmemeleri lazım. Onun haricinde gezmek istiyorlarsa gezerler. Burası bir diktatörlük ülkesinde değil. Kimse kimseye karışamaz.



-Eski futbolcunuz İbrahim Üzülmez, görev verilirse Beşiktaş kulübünde olmaktan gurur duyacağını ifade etti. Sizden böyle bir teklif gitti mi? Yerli oyuncularla teknik direktörler arasında bir köprü kurmak için?

Bizdeki yerli oyuncuların hepsi çok iyi derecede İngilizce ve Almanca biliyorlar. Beşiktaş futbol takımında lisan konuşmayan hiçbir oyuncu yok. Onun içinde böyle bir köprü ye gerek yok ama İbrahim bizim camiamızın çok sevdiği, benimde şahsen çok beğendiğim bir arkadaşım. Fakat orada bir teknik direktör ve ekibi var. Sezon sonu geldikten sonra yeni bir yapılanmaya gideceklerini düşünüyorum. Yapılanma içerisinde İbrahim'i düşünürlerse bende çok sevinirim ama idarecilik anlayışımda bu buraya gelecek, onu oradan al gibi bir süreç yok. Oranın bir profesyonel olarak patronu var. Önder Özen. Onların vereceği karar. Ben onun gelmesi ile alakalı çok sevinirim. Çok isterim açıkçası. -Peki İbrahim Toraman?

İbrahim'de aynı şekilde. İbrahim'i de çok sevdiğim bir çocuktur. Hakikaten on seneye yakın Beşiktaş kulübünde oynadı. Ben geri dönmesini çok istedim. Orada profesyonel bir yapı var. Onların işlerine ben müdahil olamam. İnşallah yeni sezonda döner. Takımıyla beraber çalışır. Şahsen benim çok beğendiğim, Beşiktaş'ın kaptanı olmuş bir oyuncudur.



-Beşiktaş'ın şampiyonluk şansını nasıl görüyorsunuz bu sene?

Daha önümüzde çok maç var. Kazanılacak çok puan var. Beşiktaş takımı Beşiktaş takımı gibi oynarsa biz şampiyonluğu alırız. Mesele oyuncularımızın bu işe inanması ve kenetlenmesi. Onları şevklendirmekse bizim işimiz. Elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Beşiktaş kurum itibariyle iyi bir camia olarak buna kenetleneceğini düşünüyorum. Çok zor tabi ki bir stadı olmadan böyle bir şey yakalamak. Çok zorlanıyoruz. Bu stat bitmiş olsaydı, biz bu şampiyonluğu çok daha rahat alırdık. En az 10 puan üste olurduk. Çok puan kaybettik bu açıdan. Ama artık yeni stadımıza döneceğiz. Şampiyon olarak da dönmek istiyoruz. -Cenk, Galatasaray maçında başına aldığı darbe sonucu geçici bir hafıza kaybı yaşadı. O şekilde maça devam etmesi çok tartışıldı. Burada insiyatif sadece kulüp doktorunda mıydı? Size danışma ya da sorma fırsatı olsaydı siz oynamasına devam etmesine izin verir miydiniz maça?

Ben bunla karar merceği olacak bilgi sahibi değilim. Doktor kimliğimde yok. Kulüp başkanı olarak da o işlere karışmam. Beşiktaş'ta tam anlamıyla profesyonel bir organizasyon vardır. Her geçen gün daha yerine oturmuş Önder Özen ve ekibi vardır. Onların kara vereceği şeylerdir. Biz o alanlara girmeyiz. Bizim işimiz değil onlar. Kulüp başkanı doktor değildir. Oradaki durumu bilmez. Orada ehil olan insanlar var. Ehil oldukları için Beşiktaş kulübünde çalışıyorlar. Ben öyle işlere girmem. Arkadaşlarımda girmezler. -Sizce o şekilde devam etmesi hata mıydı? Çünkü maçı televizyondan izleyenler bile bakışlarında gariplik olduğunu anlayabiliyordu.

Çok zor bir soru. Ama oynayıp da, maçı bitirdiği içinde kendisini tebrik etmek lazım. Çok fedakarca bir hareketti. Dün ben Ümraniye'deydim. Sağlığı da gayet iyiydi. Demek ki devam etmesinde bir sıkıntı yoktu. -Bu olay sonrasında Ertuğrul Karanlık ile ilgili iddialarda devam ediyor. Doktor olmadığına, Opteopat ( halk dilinde çıkıkçı) olduğuna dair iddialar var. Neler söylemek istersiniz?

Ertuğrul Karanlık ve ekibi şu anda Türkiye'de görev yapan en önemli ve iyi spor ekibi. Çok başarılı. Oyuncularla alakalı diyalogları çok iyi, oyuncuların ona güveni tam. Çok başarılı. Diplomaların hepsi bizim elimizde mevcut. Meyve veren ağacı taşlıyorlar. Geçenlerde kendisi de morali bozulmuş beni ziyaret etti. Ona da aynısını söyledim. Ertuğrul Karanlık'ı tehdit edecek kişi Slaven Bilic'tir, Önder Özen'dir. Benimdir, yönetici arkadaşlarımdır. Bizim ondan bir mutsuzluğumuz yok. İşine gücüne bak dedim. Bu işler Beşiktaş gibi büyük camialarda olur. Motive oldu, işine bakıyor. Gülüyorum böyle şeylere. Artık çok alıştık böyle şeylere. Eskiden bende takıyordum kafaya ama artık takmıyorum. -Fenerbahçe yöneticileri geçtiğimiz hafta bir açıklama yaptı. "Üç senedir bizimle uğraşıyorlar. Gerekirse ligden çekiliriz" şeklinde. Böyle bir olay gerçekleşirse lig nasıl etkilenir? Siz bu açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizim ezeli rekabet yaptığımız, çok önemli ve saygın bir kurum olan Fenerbahçe ile alakalı bir yorum yapmak istemem. Bu onların yorumudur. Ama ben böyle bir şeyin olma ihtimalini yüzde sıfır olarak görüyorum. Bu gibi şeyleri yöneticiler, bizler dönem dönem ifade ederiz ama bunu yapmak milyonların gönlünde olan bir kulübü, kendi bireysel insiyatifinizlen çekmek çok mümkün değil. Bu benim içinde geçerli. Sinirlen söylenmiş sözler olarak görüyorum. Sporu sahada oynatıp, adil olarak oynatıp, insanlara güzel ortamlar hazırlamak, eğleneceği ortamlar hazırlamak bizim işimiz. Bizde onu yapacağız. Onlarda onu yapacak öyle umut ediyorum. gh(gh)