Galatasaray, deplasmanda Antalyaspor ile 2-2 berabere kalarak, deplasman fobisini yenemedi.
Bugün Galatasaray'ın önünü kesmek için uygulanan yabancı futbolcu yasağının yanında yer alan ve KURUMSAL DURUŞ'u gösteremeyen eyyamcı kulüplerimiz, yarın Avrupa kupaları söz konusu olunca, en çok bağıranlar listesinde yer alacaklardır.
Galatasaray'ın; sermaye arttırımı başvurusunu, SPK dünyada eşi benzeri bulunmayan kararla, şartlı onayladı. Sebebi; aynı tip binlerce dilekçenin, küçük yatırımcının korunması için değişik yerlerden Devlet büyüklerine ve SPK'ya gönderilmesidir. Televizyonlarda Fenerbahçe Kulübü Başkanı Galatasaray'ın sermaye arttırımını engelleyeceklerini beyan etmişti. Kendi kulübünü yönetmeyi beceremeyen Yıldırım, eksikliğini rakip kulüpleri engelleyerek tamamlamaya çalışmaktadır. Bu yüzden kalbini temiz tutmadığı için, başları beladan kurtulamamaktadır. Son günlerde kamuoyuna kendisini masum gibi göstermek için TV'lerde çıkan Yıldırım, en son pazar günü yürüyüş düzenleyerek, kendisine kamuoyu yaratmaya çalışmaktadır. Yukarıda Allah var. Allah'ın huzurunda kendi vicdanını nasıl aklayacaktır. KURUMSAL DURUŞU BULUNMAYAN Yıldırım, Fenerbahçenin başında kaldığı sürece, ne kadar etik dışı davranırsa davransın, GALATASARAY'ın başarılarını izlemekle yaşlanacaktır.
İki haftadır Hakemler ön planda. Maçlar katlediliyor, puanlar gasp ediliyor.
Geçen hafta Yunus Yıldırım mağduru olan Fenerbahçe'nin maçına, bu hafta, 15 aydır Fenerbahçe maçı yönetmemiş Fırat Aydunus verildi. Fenerbahçe eksik ve yaralı, maçı hakem baskı altında yönetecek, böylece TFF, Fenerbahçe'nin gönlünü alacak. Bu TFF Başkanı ve MHK'ye artık kimse güvenmemektedir. Milleti aptal yerine koymasınlar. Geçen sene ki maçta, ettiği küfürler nedeniyle mahkemelik olan ve ceza alan Emre, yine dün gece, Kasımpaşa yedek kulübesine sinkaflı küfürler etmiştir. Allah akıl versin.Ama önce Kulübü yeter artık Emre demeli ve sözleşmesini iptal etmelidir. KURUMSAL DURUŞ bunu emretmektedir. İngiltere Ligi bu yüzden değerli.
Beşiktaş'ın attığı gol öncesi iki tane faul var, Ersan'ın atılmasından önce rakibine yaptığı bir penaltı var. Altıncı hakem buna resmen göz yumup, Ersan'ı da haksız yere attırmış. Maçın orta hakemi ise, maçı yönettiğini zannediyor:))
Son çıkan, küfüre ceza yönetmeliği ile küfür edilmeyen maçlarda bile Galatasaray'a cezalar yazılmaktadır. TFF Başkanı, sahasında olay çıkarmayan, küfür etmeyen ve ettirmeyen Galatasaray taraftarlarını kışkırtmak ve kulüpten intikam almak için, olmayan eylemlere cezalar yağdırmaktadır. Maçlara gönderdikleri temsilcilere istedikleri gibi raporlar yazdırıyorlar.
Galatasaray yönetimi Alt Yapısından çıkmış ve banko oynayan Semih'e sene başında ücret iyileştirmesi yapmıştı.Yıllık 900.000.-Tl ve maç başı 20.000.-Tl.
Hafta içerisinde Galatasaray Kulübünün Divan Kurulunda bazı üyeler, sırf yönetimi eleştirmiş olmak için abuk sabuk eleştirilerde bulundular. Yıllardır, korkak ve vizyonsuz yaşlı üyeler, yönetimleri engellediler. Risk almaktan korkan Başkan ve yöneticiler Avrupa Şampiyonu olmuş takımın dağılmasına sebep oldular. Eğer 2000 yılının kadrosu dağıtılmasaydı, bir kaç takviye ile Şampiyonlar ligi finalini oynardı. Halen daha 2000 yılında oynadıkları maçları izlerken içim cız etmektedir. Avrupa'da başarılı olacak takım kurmak için sabır ve yatırım gereklidir. Fakat Divan Kurulundaki üyelerde bu ikisi de yok. İnşallah Ünal Aysal Başkanı da bezdirmezler.
''BİR DİLEK TUT GELİYORUZ, ŞİMDİ KÖY OKULLARINA KOŞUYORUZ.''
KURUMSAL DURUŞ gösteremeyen; başta Kulüplerimizin Başkanları, TFF Başkanı ile Hakemlik Müessesi,maalesef Türk Futbol'unu geriye götürmekte ve değerini düşürmektedir.
Galatasaray'da; kaptırdıkları topu, geri almak için tüm futbolcuların topun arkasına hemen geçerek, rakiplerine nefes aldırmamaları, sanki sahada, fazlaymışlar gibi bir his uyandırıyordu. Bursaspor ve Eskişehirspor maçlarında oynadığı futbol, tüm Galatasaraylıları memnun etmişti. Fakat aynı futbolu deplasmanda da oynayabilecekmi diye şüphelerimiz vardı. Maalesef şüphelerimiz bizi haklı çıkardı.
Blok halinde oynayan, bol pas yapan ve girdiği pozisyonları gole çeviren Galatasaray gitmiş, yerine, rakibe basamayan, topun arkasına takım halinde geçemeyen, ve gol pozisyonlarına giremeyen bir takım gelmiş. Bir takım bir haftada nasıl bu kadar değişir, inanılır gibi değil. Özellikle Drogba'ya, Mancini nasıl bu kadar sabretti anlaşılır gibi değil. Galatasaray 65 dakika bir kişi eksik oynadı.
Lig'de yukarıda ve aşağıda puan farkları kapanmaya başlandı. Bundan sonra maçlar daha da zor geçmeye aday. Özellikle şampiyon olacak takımı, deplasmanda alınacak galibiyet sayılarının fazlalığı belirleyecek. Bu yıl Galatasaray'ın maalesef deplasman karnesi zayıf.
Yabancı oyuncu yasağı nedeniyle sık sık kadroda rotasyon yapılması, Galatasaray'ın her hafta farklı kadrolarla sahada yer almasına neden olmaktadır. Hajrovic ve Eboue oynamayınca, kanatlar iyi çalışmadı. Rakipleri Galatasaray'ı durdurmanın yolunu buldular ve TFF yabancı futbolcu sınırlamasını koyarak bunlara yardımcı oldu.
Blok halinde oynayan, bol pas yapan ve girdiği pozisyonları gole çeviren Galatasaray gitmiş, yerine, rakibe basamayan, topun arkasına takım halinde geçemeyen, ve gol pozisyonlarına giremeyen bir takım gelmiş. Bir takım bir haftada nasıl bu kadar değişir, inanılır gibi değil. Özellikle Drogba'ya, Mancini nasıl bu kadar sabretti anlaşılır gibi değil. Galatasaray 65 dakika bir kişi eksik oynadı.
Lig'de yukarıda ve aşağıda puan farkları kapanmaya başlandı. Bundan sonra maçlar daha da zor geçmeye aday. Özellikle şampiyon olacak takımı, deplasmanda alınacak galibiyet sayılarının fazlalığı belirleyecek. Bu yıl Galatasaray'ın maalesef deplasman karnesi zayıf.
Yabancı oyuncu yasağı nedeniyle sık sık kadroda rotasyon yapılması, Galatasaray'ın her hafta farklı kadrolarla sahada yer almasına neden olmaktadır. Hajrovic ve Eboue oynamayınca, kanatlar iyi çalışmadı. Rakipleri Galatasaray'ı durdurmanın yolunu buldular ve TFF yabancı futbolcu sınırlamasını koyarak bunlara yardımcı oldu.
Yabancı oyuncu kısıtlamasının kaldırılmasına sadece Fenerbahçe karşıyken, şimdi Beşiktaş ikinci Başkanı da karşı olduğunu söyledi. Üç büyüklere futbolcusunu değerinin üstünde satan ve yabancı kaliteli futbolcu transfer edemeyen bazı Anadolu kulüpleri de bu takımlarımıza katıldılar.
Güncel menfaatler uğruna ve Avrupa'ya gidemeyecekleri nedeniyle, KURUMSAL DURUŞ gösteremeyen, Fenerbahçe, ekonomik sıkıntısı olduğu veya statları yapılmadığı için gelirleri azalan Beşiktaş, yabancı futbolcu yasaklarını desteklemektedirler.
Amaç Galatasaray'ın önünü kesmek.Galatasaray'da hem maddi imkanlar mevcut, hem de Avrupa'da varlar. Ayrıca mevcut kadrosunda, Drogba ve Sneijder gibi, Dünya markası futbolcular var. Rakiplerinin para ile alamayacağı yabancı futbolcuları GALATASARAY; Avrupa'da çok tanındığı ve kupalarda mücadele ettiği için, rakiplerine göre, daha kolay transfer edebiliyor.
Bugün Galatasaray'ın önünü kesmek için uygulanan yabancı futbolcu yasağının yanında yer alan ve KURUMSAL DURUŞ'u gösteremeyen eyyamcı kulüplerimiz, yarın Avrupa kupaları söz konusu olunca, en çok bağıranlar listesinde yer alacaklardır.
Eğer yanlış değilse, bu hafta medyada yer alan bir habere göre Aziz Yıldırım, yabancı futbolcu yasağının kalkmasına destek vereceğini söylemiş. Sezon başında karşıydın, ee ne oldu şimdi???
Önümüzdeki yıl, CEZASI BİTİNCE, Avrupa kupalarına katılacak olan Fenerbahçe, kaliteli yabancılar transfer etmezse, Avrupa'da başarılı olamayacağını biliyor da ondan. Hatta sakatlıklar üst üste gelince şimdi bile sıkıntısını çekmeye başladılar.
Galatasaray'ın; sermaye arttırımı başvurusunu, SPK dünyada eşi benzeri bulunmayan kararla, şartlı onayladı. Sebebi; aynı tip binlerce dilekçenin, küçük yatırımcının korunması için değişik yerlerden Devlet büyüklerine ve SPK'ya gönderilmesidir.
İki haftadır Hakemler ön planda. Maçlar katlediliyor, puanlar gasp ediliyor.
Hakemlerimizin bir çoğu, EYYAMCI, KORKAK, FORMSUZ ve FUTBOLU BİLMİYORLAR. Maç sonlarına ilave ettikleri dakikalar da standartlık yok.Topun oyunda kalma süresinin en az olduğu ülke Türkiye, neden? Sebebi, Hakemler. Mahalle bekçisi gibi düdük çalıyorlar, avantaj kurallarını doğru uygulayamıyorlar, kartlarda adaletli davranamıyorlar. Dünya Kupası'nda maç yönetecek diye övündüğümüz Cüneyt Çakır bile Galatasaray-Eskişehirspor maçında penaltı ve kırmızı kart kararını verememiştir. Bu hakemde, Galatasaray lehine olan pozisyonlarda körlük oluşuyor. Bu nedenle kendisine olan saygınlığı Fenerbahçe sevdalığı yüzünden ayaklar altına alıyor. Türkiye'de yönettiği bütün maçlarda eyyam yapıyor, kendisini izleyen UEFA hakem gözlemcileri bunun farkında, yarın sürpriz bir karar çıkarsa şaşırmam.
Geçen hafta Yunus Yıldırım mağduru olan Fenerbahçe'nin maçına, bu hafta, 15 aydır Fenerbahçe maçı yönetmemiş Fırat Aydunus verildi. Fenerbahçe eksik ve yaralı, maçı hakem baskı altında yönetecek, böylece TFF, Fenerbahçe'nin gönlünü alacak. Bu TFF Başkanı ve MHK'ye artık kimse güvenmemektedir. Milleti aptal yerine koymasınlar. Geçen sene ki maçta, ettiği küfürler nedeniyle mahkemelik olan ve ceza alan Emre, yine dün gece, Kasımpaşa yedek kulübesine sinkaflı küfürler etmiştir. Allah akıl versin.Ama önce Kulübü yeter artık Emre demeli ve sözleşmesini iptal etmelidir. KURUMSAL DURUŞ bunu emretmektedir. İngiltere Ligi bu yüzden değerli.
Beşiktaş'ın attığı gol öncesi iki tane faul var, Ersan'ın atılmasından önce rakibine yaptığı bir penaltı var. Altıncı hakem buna resmen göz yumup, Ersan'ı da haksız yere attırmış. Maçın orta hakemi ise, maçı yönettiğini zannediyor:))
Türkiye'de üst düzey hakem olmak için, hak edenlerin değil, hemşehricilik bağları olanların, abileri, babaları, el öptükleri amcaları olanların üst klasman hakemi oldukları bir düzende, sağlıklı ve kaliteli maç yöneten hakemleri mumla aramamız normal.
Bizlerin memnun olmadığı hakemleri tek koruyan MHK değil. LİG TV'deki Alman Hakem de eyyamın kralını yapıyor.Onu da kendimize benzettik, kanalı ve TFF kimin tarafındaysa ona göre yorum yapıyor.
Son çıkan, küfüre ceza yönetmeliği ile küfür edilmeyen maçlarda bile Galatasaray'a cezalar yazılmaktadır. TFF Başkanı, sahasında olay çıkarmayan, küfür etmeyen ve ettirmeyen Galatasaray taraftarlarını kışkırtmak ve kulüpten intikam almak için, olmayan eylemlere cezalar yağdırmaktadır. Maçlara gönderdikleri temsilcilere istedikleri gibi raporlar yazdırıyorlar.
Galatasaray yönetimi Alt Yapısından çıkmış ve banko oynayan Semih'e sene başında ücret iyileştirmesi yapmıştı.Yıllık 900.000.-Tl ve maç başı 20.000.-Tl.
Yeni transfer Koray Günter'e ise, yıllık 700.000 EURO ve maç başı 5.000 EURO ve bonuslar.
Şimdi bizim çocuk Semih devamlı kadroda var ve Milli takımda oynuyor. Koray'dan daha az ücret alması haksızlık değilmi. Bunu kullanacak olan takımlar senin futbolcunun kafasını karıştıracak teklifler yaparlar ve futbolcunun verimi düşer. Derhal Semih'in ücretini yükseltmezlerse seneye sıkıntı yaşanır. KURUMSAL DAVRANIŞ; çalışanların verimliliğine göre ücretlendirilmelerinin yapılmasını öngörür.
Hafta içerisinde Galatasaray Kulübünün Divan Kurulunda bazı üyeler, sırf yönetimi eleştirmiş olmak için abuk sabuk eleştirilerde bulundular. Yıllardır, korkak ve vizyonsuz yaşlı üyeler, yönetimleri engellediler. Risk almaktan korkan Başkan ve yöneticiler Avrupa Şampiyonu olmuş takımın dağılmasına sebep oldular. Eğer 2000 yılının kadrosu dağıtılmasaydı, bir kaç takviye ile Şampiyonlar ligi finalini oynardı. Halen daha 2000 yılında oynadıkları maçları izlerken içim cız etmektedir. Avrupa'da başarılı olacak takım kurmak için sabır ve yatırım gereklidir. Fakat Divan Kurulundaki üyelerde bu ikisi de yok. İnşallah Ünal Aysal Başkanı da bezdirmezler.
''BİR DİLEK TUT GELİYORUZ, ŞİMDİ KÖY OKULLARINA KOŞUYORUZ.''
Türkiye'nin değil, dünyanın en büyük sivil toplum ve taraftar grubu ULTRASLAN'ı tebrik ediyorum. Galatasaray TV'den izlediğim kampanya tanıtımı ve gelişmeleri haberlerinde, futbolcularımızın olaya sahip çıkması ve gönderilen giyecek ve kırtasiyelerin kullanılmamış olarak gönderilmesi, beni deprem geçirdiğimiz yıllardaki günlerime götürdü. Ayağıma giyecek ayakkabım bile yokken, gönderilen yardımlardan bir tane temiz ayakkabı bulamamış ve yalın ayak yürümüştüm. Helal olsun Galatasaray taraftarlarına, orijinal ürünlerimizden satın alıp hem kulübüne, hemde yardım bekleyenlere örnek bir davranış sergilediler. Kullanılmamış, tertemiz ürünleri gönderiyorlar. Bu kampanya ile Galatasaray sempatisi ve taraftarı artacaktır.
KURUMSAL DURUŞ gösteremeyen; başta Kulüplerimizin Başkanları, TFF Başkanı ile Hakemlik Müessesi,maalesef Türk Futbol'unu geriye götürmekte ve değerini düşürmektedir.
Yorum Gönder