Galatasaray, Suat Altın İnşaat Erciyesspor'u deplasmanda 2-1 yenerek,haftayı üç puanla kapadı.

Maça yine süpriz kadro ile çıkan Prandelli, istikrarlı onbir konusunda, Mancini'yi aratmıyor.

Maçın ilk yarısında resmen göz kapaklarımız kapandı, uyku arası maç izledik.

Durarak oynayan, özgüvensizlikten şut çekemeyen, isabetsiz pas ve orta yapan bir Galatasaray'ın karşısında, sahasında yenmeyi değil, beraberliğe oynayan ve yavaş oyun işime gelir diyen bir Erciyesspor vardı.

Nitekim ilk yarının bittiğine sevindik.

Stadyumlardan futbolseverlerin uzaklaştığı bir dönemde, artık bu futbol'u Televizyonlarda da izlemeyeceğiz, sanki.

Ülke futbol'unun geriye gittiği, ekonomik çöküntünün yaşandığı, tribünlerin boşaldığı dönemde futbolcular, akıllarını başlarına almalı ve keyif veren futbol izlettirmek için, çaba sarfetmelidirler.

Gelecek yıl, Avrupaya bir sürü takımımız Finansal Fair-Play kuralları nedeniyle gidemeyecek.

Yüksek kontratlar imzalayan futbolcular,artık bu paraları alamayacaklar.


Reyting düşecek, Medya satamayacak, bir sürü insan işsiz kalacak.

Yani bu gemide sadece futbolcular yok.Bir sürü insan var. Gemi batmak üzere,kimsenin umrunda değil.

Futbolcular'ın üzerlerinde büyük sorumluluk var.Eğer sorumlu davranmazlarsa, hem kendilerinin, hemde bir çok insanın ekmeksiz kalmasına neden olacaklar.

Ne yapmalı?

Sahada, oynanan oyununun kalitesinin arttırılması için, önce futbolcular, sonra da teknik adamlar, Hızlı ve göze hoş gelen futbol anlayışına sahip olmalıdırlar.   

Saha dışında, başta TFF olmak üzere, tüm kulüp başkanları ve yöneticiler kendilerine yapılmasını istemedikleri şeyleri, başkalarına yapmamalıdırlar.

Fair-Play davranmayan kim olursa olsun, önce kulübü, daha sonra da TFF Disiplin Kurulları cezalandırmalı, taraftar ise sahip çıkmamalıdır.Takımını eksik bırakan, ırkçılık yapan, rakibini kasti sakatlayan,oyunun kalitesinin düşmesine neden olan futbolcuları temizlediğimiz an, oyunun kalitesi artar.

Bu nedenle, Hakemlere büyük sorumluluk düşmektedir.Sahadaki ilk cezayı verecek ve adaleti sağlayacak olan Hakemler, kalitelerini arttırarak,yukarıda saydığım olumsuzlukları önleyebilirler.Yerde yatarak numara yapan, kasti tekme atan, tribünlerin önüne hakemi atmaya çalışan futbolcuları,oyundan men ettiklerinde, bu kalitesizlerden arınırız.

Sahipsiz ve yalnız bırakılan Türk Futbol'u, beceriksiz ellerde sıradanlaştı.Bu gemiyi ancak ve ancak, tecrübeli bir kaptan kurtarır.

Derhal Olağanüstü TFF Genel Kurulu yapılmalı, Rahmetli Hasan Doğan kalitesinde, Süleyman Seba, Metin Oktay ve Özhan Canaydın centilmenliğinde, Türk Futbol'unu kucaklayacak bir Başkan'ı mutlaka seçmeliyiz.