Ulusal Milli Takımımız, Ankara'da oynadığı özel maçta, İsveç'i 2-1 yendi.

Ankara'da oynanan maçta stadyum doluydu. Fakat zannedersiniz ki, rakibimizin taraftarları gelmiş, sarı-lacivert formalarını giymiş, taraftar üstünlüğünü ele almış gibiydiler.

Ankaragücü taraftarları, maçın Ankara'da oynanmasını fırsata çevirerek, maç boyu ''SAHİPSİZ ANKARA'' diye tezahürat yaptılar. Diğer taraftarlar ise tuttukları kulüplerin formalarını giymişler. İnsan utanır, ayıp yahu, geldiğin maç, Milli Takımın maçı.

Bakın diğer Ülkelerin Milli Maçlarına, tribünlerde renk uyumu ve ahenk var. Özel tezahüratları var.

Milli Takımımızın stadyumu olmalı.Galatasaray Kulübü Başkanı TT Arena'dan şikayetçi, yeni bir yer tahsis etsinler, kendi stadyumumuzu yapalım, TT Arena Milli Takım stadyumu olsun diye demeç vermişti. Bence bu öneri dikkate alınmalıdır.

Maç'ta futbolcularımızın giydiği kırmızı forma çok şıktı.Hollanda Milli takımının maçlarında taraftarları, tribünleri portakal rengi formalarını giyip doldurduklarında ortaya muhteşem bir motivasayon görüntüsü çıkıyordu.

Fakat, Milli Takımımızın taraftarı yok.Olsa, maçlarımıza Milli formayla gelirler. 

Milli Takımımızın taraftarı, neden yok?

Ülke Futbolunu yöneten TFF Başkanı siyasi telkin ile seçilmiş, daha önce Kulüp Başkanlığı yapmış ve kulübüne ceza aldırmış,iki gazetesi olan ve taraftarlarca tüm stadyumlarda'' YETER DEMİRÖREN '' diye protesto edilen bir zat.Ayrıca tüm kulüplerin isyan bayrağını açtığı, yönetemeyen, Milli Duyguları ve coşkuyu veremeyen, Ülkesinin Lig maçlarına bile gidemeyen bir TFF Başkanı olduğundan, maalesef Milli Takım ruhunun oluşmasına engel olmaktadır.

Rahmetli Hasan Doğan, Haluk Ulusoy gibi sevilen ve doğru işler yapan Başkanlar zamanında, hem Milli Takımlarımız başarılı olmuştu, hem de maçlarımız taraftarlarımızca dolmuştu ve Maçlarda sadece Milli Takımımız desteklenir, mesaj verme fırsatı olarak, Milli maçlar kullanılmazdı.

Kurumsallıktan nasibini almamış bir TFF Başkanı, kendi MHK ve diğer kurullarıyla kararlarında çelişmekte, yönetimsel bir uyum ve ahenk tutturamamaktadır.Bu nedenle kendisine olan güven sıfırdır.

Milli Takım ruhunu yeniden ortaya çıkaracak, siyasetin değil, SPOR'UN ADAMI ve layıkı olan bir TFF Başkanı seçebilirsek, ancak o zaman başarılar gelecektir.

Bir Takımın başarısının temeli, sağlıklı Genel Kurul Yapmak ile oluşur.

Alınan netice ve oynanan futbol güncel başarıdır.Sürekli başarı için, KURUMSALLIK olmazsa olmazdır.Bu nedenle kolay gibi gözüken, bence zor guruptan, üçüncüler arasında oynanacak Play-of maçlarının neticesine göre Avrupa Şampiyonası kaderimiz belirlenecektir.

Eskiden ALT YAPI Milli Takımlarımız başarılı olurlar ve oralardan A Milli Takımımıza futbolcular gelirdi.Fakat, bu konuda umutsuzluk hakim.Çünkü mevcut TFF Yönetimi Yabancı  Futbolcu kısıtlaması çıkararak bu olumsuzluğu önleyeceğini zannediyor.Kulüp çalıştırırken isyan eden hoca, Milli takımı yönetir iken, eveleyip,gevelemeye başladı.

Yasaklarla hiç bir başarı veya sistem oluşmaz.Rekabet ile oluşur.Her şeyi serbest bırakıp, kuralları mantıklı ve Futbol'da ileri Ülkeler gibi koyarsın.

Hiç bir şey bilmiyorsan, Başarılı örnekleri uygula da, bir şey bilmediğini anlamasınlar.

Maç'tan sonra TFF Başkanı,''ANKARA BİZE UĞURLU GELDİ, BUNDAN SONRA MAÇLARIMIZI ANKARADA OYNAYACAĞIZ'' diye demeç vermiş.

Ben de diyorum ki, BAŞARI İÇİN UĞURA GEREK YOKTUR, AKILLI OL YETER. DEMİRÖREN YETER''.