Gelen Yabancı Hocalar ve Futbolcuları, Ülkemizin örf ve adetlerine uymadıkları için eleştirmeye bayılıyoruz.Ya da gözümüzde çok büyütüp, Havaalanların da şaaşalı karşılamalar yapıp, kendilerine olduğundan fazla değer verdiğimizden, bizlere farklı bakmalarına neden oluyoruz.

Kontratlarını, sağlam bir hukuki  sistemle düzenlediklerinden, paralarını tıkır tıkır alıyorlar. Ev kiraları ve altlarındaki otomobillerin kiralama ücretleri, kulüpler tarafından ödeniyor.

Yerli Hocalar ve futbolcularımız ise; yabancılar gibi sistemli kontratlar imzalayamadıklarından, paraları geç ödeniyor, evlerinin ve otomobillerinin giderlerini kendileri ödüyorlar.

Bütün kulüplerde; yerli oyuncular, yabancı oyuncuları kıskanırlar.Yukarıdaki açıkladığım nedenler dolayısıyla, yabancı oyuncuların davranışlarına, hep eleştiriyel gözle bakılarak,'' GÖZLERİNİN ÜZERİNDE KAŞ ARANIR ''.Aslında aldığı ücretin hakkını, sahada verip vermediğine bakılmalıdır.

Dünya'da; sistemli,modern ve Demokrasinin tam olarak yerleştiği ve Futbol Kültürünün olduğu Ülkelerde, yukarıdaki sorunlar çok az yaşanır.Eğer takım arkadaşına Siz-Biz diye bakıyorsan,profosyonel olamamışsın demektir.Bu nedenle Gökhan Zan-Melo kavgasındaki gerçeği bu gözle görmeliyiz.

Beşiktaş maçından sonra, Melo'nun yaptığı Mossa Mossa şarkısının figürlerini, Beşiktaş yöneticisi, Deniz Atalay, Televizyonlarda eleştirmiş ve danstaki hareketlerden dolayı Melo'yu linç etme girişimine başlamıştır.Geçen sene ki, maçtan sonra, Beşiktaş taraftarlarına yaptığı hareketten dolayı 2 maç ceza alan Melo'ya, acaba bir ceza daha aldırabilirmiyiz gibi, basit bir yönetici hinliğinden başka bir şey değil.Fakat kendini ve kulübünü bu davranışıyla küçük düşürdüğünün de farkında değil.Futbol sahada oynanır ve kazanılır,masa başında değil. Ayrıca bu maçta Beşiktaş taraftarları da, tribünlerde yoktur.

Aziz Yıldırım; Futbolcularına,'' ELAZIĞSPOR MAÇI,ŞAMPİYONLUK MAÇINIZDIR ''demiş.Yenilirlerse fark üç puan olacak.Galiba, TT Arenadaki maçı kazanamayacaklarının farkındalar.Bu stres ve '' ŞAMPİYON OLAMAZSAK' KORKUSU ''artık demeçlere yansımaya başlamış.Halbuki, üç büyük takımla deplasmanda oynayacaklar.Futbolcunu motive edecek daha mantıklı sözler söyleyebilirsin.Bu sözlerinizden, futbolcuların, senin ne kadar telaş ve panik içerisinde olduğunu anlarlar.İki kez son anda Şampiyonluğu kaçırma tecrübeniz var, bu konuda şanslısınız.Daha mantıklı motive edecek yöntemleri sizlerden iyi kimse bulamamalı.

Fenerbahçe'nin yöneticisi,Selim Kosif, Dany için attığı tweet'te ''Dany Beşiktaş'ta kendimi ispat edip, Galatasaray'a döneceğim demişti,bu maçta döndü.''diye yazmış.

Beşiktaş'ın yöneticisi Deniz Atalay; Üniversite mezunu,İngilizce biliyor ve üstelik ihracaatçı.Yani yabancı kültürü olan bir yönetici.Sırf ekranlarda reklamımı yapayım ve taraftarlara şirin gözükeyim diye,kendisinin bile inanmadığı şeyleri söylemektedir.

Keza, Fenerbahçe'nin yöneticisi Selim Kosif; genç,eğitimli, otomobil İhracaatçısı bir profil.Yabancı bir futbolcuyu şike ile suçlayarak taraftarlarına şirin gözükmeye çalışmış.

Soğuk kanlı ve itidalli olup,Taraftarlarına örnek olacaklarına, galeyana ve şiddete başvuracak demeçlerle, '' KAZAN'IN ALTINA ODUN ATMAYA '' devam eden yöneticiler ve Futbolcularına ''ŞAMPİYONLUK STRESİ'' yükleyen, 15 yıldır görevde olan bir Başkan.

Taraftar korkusu ve baskısı maalesef onları yanlış yapmaya sevk etmektedir.

BURAK YILMAZ;  Drogba ve Sneijder için,'' BENİ, TARAFTARLARIMIZIN ÖNÜNE ATTILAR '' demiş.

Asıl sen, onları taraftarların önüne atıyorsun. Dikkatsizliğin nedeniyle girdiğin ofsayt pozisyonları  yüzünden, Galatasarayın gol olabilecek 34 atağını kesmesen, boş durumdaki arkadaşına pas vereceğin pozisyonlarda, her yerden kaleye vurmasan, Galatasaray şimdi 6 puan farkla lider olacak,bu iki dünya yıldızı ve takım arkadaşların da, bu kadar eleştirilmeyecekti.
Ayrıca Galatasaray daha fazla para kazanacaktı.Çevre kontrolu yapmaman nedeniyle kaybettirdiklerin,kazandırdıklarından daha fazla.Arkadaşlarından özür dileyeceğine,onları medya da, utanmadan eleştiriyorsun.Taraftarlar herkesin ne yaptığını görüyor.Sen kendine bak.

GALATASARAY- BEŞİKTAŞ maçında,FUTBOLCULARA LAZER IŞIĞI tutan kişiye dava açılacakmış.İnşallah yüklü bir tazminat ve hapis cezası verilir de, bu çirkin davranışlar stadyumlardan uzaklaşır.

Futbolculuğunda Fair-Play olan Aykut Kocaman, rakiplerini''KANIRTA KANIRTA YENDİK''lerini söylemiş.

İnanamadım.Fakat acı gerçeği görünce, Ülkemizde insanların neden bozulduğunu daha iyi anladım.Futbolculuğundan, Teknik Direktörlüğe geçince ne değişti Aykut Hocam.Üstelik futbolcuyken söylediklerin nedeniyle takımından uzaklaştırılmış olmana rağmen, herkes seni gönlünde farklı bir yere koymuştu.

Semih Kaya'nın Fair-Play davranışına yorumcu Rıdvan Dilmen, ''FENERBAHÇE MAÇ'I OLSAYDI,YİNE SÖYLERMİYDİ, ACABA'' demiş. Söyleyen her yerde söyler, ama bu olayda bile Galatasaray-Fenerbahçe rekabeti sorgulanmaktadır.

Başkanı,Yöneticisi,Yorumcusu,Teknik Direktörleri ve Futbolcusu taraftarlara ÖRNEK olması gerekirken, ŞİRİN Gözükmeye çalıştıkları ÜLKEMİZ'de;

FAİR-PLAY davranışları abartarak yazmaya devam edeceğiz.Dürüstlük her insanda bulunması gereken ERDEM'dir.Fakat, böyle düşünenlerin sayısı maalesef toplumun her kesiminde çok az.

TARAFTARLAR; doğruyu,etik olanı,Fair-Play davranışları alkışlar ve başarı için her şeyi mübah görmez iseler, bu tür olumsuz davranışlar ortadan kalkar.Toplumun olumsuz değer yargıları nedeniyle bir sürü insan ilkeli davranamıyor.Bu yüzden, Ülkemiz her alanda kalkınamıyor.

FRANSA 2016, AVRUPA FUTBOL ŞAMPİYONASI, gurupları belli oldu.

Hollanda, Çek Cumhuriyeti, Letonya, İzlanda, Kazakistan'ın bulunduğu, A gurubunda yer alacak olan,Milli Takımımıza sonsuz başarılar diliyorum.

Sistemsiz bir Ülke olduğumuz, Sürekliliği sağlayamadığımız, Federasyon Genel Kurullarını Sağlıklı Yapamadığımız, Siyasetin Futbola sık sık müdahale ettiği Ülkemizde, Milli Futbol Takımı olarak, belli bir taktik sistemimizin ve Milli Takım stadyumumuzun bulunmadığı,  nedenlerinden dolayı,bu guruptan direkt gideceğimize inanmıyorum.Belki Üçüncüler arasında oynanacak Play-Of'tan gidecek dört takım içerisinde olabiliriz.